Yoğun savaş gündemi ile dopdolu olduğumuz bu günlerde toplumda bir "aman sende cilik, vurdumduymazlık ve ya adına tepkisizlik mi diyeyim bilinmez... Malum kobani eylemlerinden dolayı etrafımızı saran bu puslu hava bizlere son bir kaç gündür ard arda gelen şehit haberleri de eklendiğinde bu biraz daha belirgin bir şekilde ortaya çıkıyor...
Ama yine de bu güzel coğrafyamızda iyi şeylerde olmuyor değil..Sanki bütün medya anlaşmış gibi içimizi karartmak için elinden geleni yapsa da ki sonuçta tabii ki onlarda üstlendikleri misyonlar gereği bunu yapmaktalar..
Acaba biraz daha sağduyulu olamazlar mı diye insan soramadan geçemiyor.. Mutlaka çok önemli jeopolitik konuma sahip bu coğrafyada bizler ne kadar huzuru ve barışı istikrarı yakalamaya çalışsak ta artık herkes tarafından malum dış ve iç etkenler bizlere yeni tuzaklar hazırlamaya devam edecek...ve devam etmeye de devam edeceklerdir..
Şu ve ya bu şekilde kafanı her doğrultmaya soyunduğun anlarda bunu bozmaya yelteneceklerdir.. Şimdi aslında bu sorunun kökenini derinlerde aramaya kalkmadan çözüm üretme vaktidir.. Sanırım bunu sağlamak için bundan daha uygun bir iklim bulmak ta imkansızdır... Tek eksik toplumlar arası mutabakat ve bunu bütün topluma uygun bir biçimde aktarabilmekten geçer kanımca..
Bu yüzden medyaya önemli görevler düşmekte.. Yalnız şu demek değil tabii ki başımızı kuma gömelim ve herşeyin üstünü örtelim..Bizler bu günleri çoktan aşmış bir toplum olduk zaten..
Ama yine de şu demek değil ki! senin elinde böyle bir güç varken onu bu toplumu kışkırtmaya ve yanlı algı uyandırmaya kullanasın... Bu durumda devreye kendi kendini denetleme ve sorumlu yayın politikası v.s alır.. Bunu yaparken toplum değerlerini incitmeden toplumun bir kesimini ve ya çoğunluğunu rencide etmeden onların değer yargılarını göz önünde bulundurarak yapması gerekeni lazım gelir diye düşünüyorum...
Elbette sadece burada medya değil, bizi yönetenlere politikanın içinde olanlara ve diğer bütün kesimlere önemli görevler düşmekte.. İşte bu şartlarda devreye kamu vicdanı girer..kar, reyting, menfaatler, ticari kaygılar v.s..ikinci üçüncü hatta sonuncu plana çekilir bence olması gerekende budur..Bizler bence toplum olarak bu süreçlerden daha önce geçmiş nice acı tecrübeler geçirmişiz.. bu konuda daha hazır ve daha uyanık olmalıyız ki bundan kendisine pay çıkartan bunu aleyhimize kullanan çevrelere karşı daha dik durmuş oluruz...
Zaten sizlere de yakışan budur..Kanımca bunca bence suni ve ilişik gündem var iken...
Adil Hakim Kırgız
Rize Anadolu İmam Hatip Lisesi İngilizce öğretmeni
Bunlar da doğru tespit ve öneriler. Tebrik ederim Adil bey...
ellerine sağlık harikasın...
ağzına sağlık hocam.